25 Mayıs 2021 Salı

ÇİN ZULMÜNÜ KINIYORUZ


 Bir Millet yok edilirken Dünya neden bu kadar sessiz? Yok olanlar Türk diye mi? 

Yoksa Müslüman diye mi? Dahası yok olanlar insan diye mi?

Ey kutuplardaki balinalar için ayağa kalkan Dünya!

Ey Afrika'da açlıktan ölen insanı görmeyip, yaralı bir timsahı tedavi etmeye giden Dünya!

Ey Dünyada zulüm altında inleyen Müslümanları görmeyen İslam Dünyası!

Ey Çin baskı ve zulmü altında ezilen Doğru Türkistan'ı görmeyen Türk Dünyası!

Nasıl rahat mısınız?

Geceleri rahat uyuyabiliyor musunuz?

Biraz vicdanınız sızlasın!

Uykularınız kaçsın biraz!

Bir ses verin!

Üzerinize ölü toprağı mı serpildi?

Türk'sen Doğru Türkistan Türk!

Müslümansan Doğu Türkistan Müslüman!

İnsan isen Doğru Türkistan insan!

Bunların hiç biri değilsen...

SEVGİNİN BEDELİ KISA FİLMLER


Ayşe Serra Elbay'ın kardeşiyle birlikte yaptığı çalışma için teşekkür ediyoruz.

Hale Erçetin'in arkadaşıyla birlikte yaptığı çalışma güzel olmuş tebrikler.



Hiranur Erkan'ın arkadaşıyla birlikte yaptığı çalışma için teşekkürler.


Hafsa Acar'ın tek başına başardığı çalışma için tebrikler.
Öğrencilerimizden "Sevginin Bedeli" adlı çalışma oldukça etkili oldu.

 

MESLEKTE GEÇEN 36 YIL


29 Mart 1985 yılı ben 21'inde Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştayım. Tayinim Kağızman'ın Şaban Köyüne çıktı. İçim içime sığmıyor. O kadar çok hayalim var ki, hepsini gerçekleştirmek için can atıyorum. Hayallerimden biri de Kafkaslara, oradan Orta Asya ve Doğu Türkistan'a kadar uzanan hayaller...
O hayallerim ve içimdeki çocuk sevgisi, vatan ve bayrak sevgisi hiç bitmedi. Her yıl da katlanarak devam etti şükür.
İyi bir öğretmen olmaya, yüreklere dokunmaya çalıştım. Gök kubbede bir hoş sada bırakabilmenin gayreti içinde oldum. Geri dönüp baktığımda 36 yıl geçmiş. 36, aynı zamanda göreve başladığım ilin plaka numarası olarak da önemli aslında. Bir 36 yıl daha gider mi 😃bilemem ama 21 yaşındaki enerji elhamdülillah hala içimde var.
Şu anda beraber çalıştığım zümre arkadaşlarımın ikisi de evladım yaşında pırıl pırıl çocuklar maşaallah. Ben de onları görünce gençleşiyorum sanki. Merve Hocama ve İbrahim Hocama çok teşekkür ediyorum.

 

MEREVCEN

MEREVCEN: Genellikle Doğu Karadeniz, özellikle Giresun mutfağının vazgeçilmezidir merevcen. Yöresel olarak farklı söyleniş şekilleri olan merevcen; melocan, diken ucu gibi isimlerle de anılır. Doğu Karadeniz Çepnilerinin mutfak kültüründe önemli bir yere sahip olan merevcen doğal bir yiyecek türüdür. 

Karadeniz ormanlarında yetişen merevcen İstanbul ormanlarında da yetişmekte İstanbul'daki Giresunlular tarafından baharda toplanmaktadır. 
Bakım ve gübreleme istemeyen bu besin maddesi hem lezzetli, hem doğal, hem de besleyici bir özelliğe sahiptir. 

Neler yapılabilir merevcenle?

1. Kavurma: Haşlanıp güzelce doğrandıktan sonra soğanla kavurması yapılır. Damak zevkinize göre pul biber başta olmak üzere çeşitli baharatlar katabilirsiniz. Soğanı pembeleştirirken terayağı kullanmanız tavsiye edilir. 

2. Dible: Kara lahana, taze fasülyeden de yapıldığı gibi merevcenden de diple yapılarak afiyetle yenir. Merevcen yıkandıktan sonra yeterince su konarak ocakta haşlanır. Haşlama işlemi bitince süzülür ve soğuması beklenir, erken soğuması için üzerine soğuk su konulabilir. 
Sudan çıkarılan merevcenler güzelce doğranır. Tencereye tereyağı konur. Üzerine daha önceden haşlanmış pirinç ve doğranmış soğan konulur. Biraz karıştırarak kavrulduktan sonra az su ilave edilerek kısık ateşte pişirilir ve  tuzu atılır. Baharat damak zevkinize göre kullanabilirsiniz ama biberi unutmayın. Afiyet olsun